Kürdistan Üzerinde Emperyalist Bölüşüm Mücadelesi 1915-1925 Bilim Yöntemi Türkiye 'deki Uygulam

Stok Kodu:
9786058693364
Boyut:
13,5x2,5
Sayfa Sayısı:
390
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2013-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
30,56
9786058693364
438073
Kürdistan Üzerinde Emperyalist Bölüşüm Mücadelesi 1915-1925  Bilim Yöntemi Türkiye 'deki Uygulam
Kürdistan Üzerinde Emperyalist Bölüşüm Mücadelesi 1915-1925 Bilim Yöntemi Türkiye 'deki Uygulam
30.56
Başlarına geçirilen kirli çorap ile Kürdler, en ince ayrıntılarına kadar derin bir toplumsal sarsıntı ile adeta sersemleştirilmiş, kendini kaybeder duruma sokulmuşlardır. Bu "parçalama, paylaşma inkâr ve yok etme politikası" uzun sürece yayılan bir jenosit uygulamasına dönüştürülmüştür. Kürdistan ve Kürd toplumunun içinde bulunduğu bu statüsüzlüğün sürmesinde, parçalanan bir ülke olmasının payı çok derin ve büyüktür. Zira dünyadaki anti-Kürd nizamın oluşmasında da, parçalanmışlık derin ve önemli sebeplerdendir. Bu araştırma; Kürdistan in ve Kürd ulusunun bölünmesi, parçalanması ve paylaşılması konularıyla ilgilidir. Kürdlere ve Kürdistan'a uygulanan "böl-yönet ve yok er" politikalarının oluşturulması, hayata geçirilmesi ve uygulamanın sonuçlarıyla ilgili hipotezler ileri sürmek, bu hipotezlerle ilgili bazı açıklamalar yapmak, bu araştırmanın amacıdır. Kürdistan, elbette, kendi kendine, durup dururken parçalanmamıştır. Kürd ulusu kendi istek ve iradeleriyle bölünmemiştir. Kendi kendini bölmemiş, bu parçalar için ayrı ayrı devletlerin boyunduruğunu talep etmemiştir. Kürd ulusu ve Kürdistan ile ilgili politikaların saptanmasında, zamanın en güçlü emperyalist devletlerinin istek ve iradesi birinci planda rol oynamıştır. Bu kuşkusuzdur. Fakat Kemalist hareketin Kürdistan üzerindeki emellerini, bu emelleri gerçekleştirebilmek için emperyalist devletlerle yaptığı işbirliğini de hiç gözden uzak tutmamak gerekir. İttihat ve Terakki'nin ve O'nun devamı olan Kuvva-i Milliye'nin, Kemalistlerin, Kürdistan'a ilişkin isteklerini, arzularını hiçbir zaman dikkatlerden uzak tutmamak gerekir. I. Dünya Savaşı sırasında gelişen olaylar, Osmanlı Devleti'nin, Kürdistan üzerindeki hegemonyasının azalması sonucunu getirmiştir. I. Dünya Savaşı sonunda Osmanlı Devleti'nin yenilmesi, İttihat ve Terakki Hükümeti'nin düşmesi bu hegemonyanın azalması anlamına gelmektedir. İşte bu koşullarda 1917 Ekim Devrimi'nin, İttihatçıların devamı olarak ortaya çıkan Kemalist harekete önemli bir manevra alanını açtığını, imkânlarının nişlediğini görmekteyiz. Emperyalist devletler, I. Dünya Savaşı içinde Osmanlı İmparatorluğunu parçalayan çeşitli gizli antlaşmalar yapmışlardır. Bu antlaşmalarda Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde yer alan Kürdistan'ın ülke bütünlüğünün parçalanmasına özel bir gayret göstermişlerdir. Bu politikaların oluşturulması ve uygulanması, özellikle, 1915-1923 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. 1923-1925 yılları arasında da emperyalist bölüşümün ortaya çıkardığı bazı pürüzler giderilmiştir. İsmail Beşikci'nin, 50 yılı aşkındır, Kürdistan'ın parçalanması, paylaşılması ve yok sayılmasının sosyolojik sonuçlan üzerinde durmasının önemi bugün daha iyi anlaşılırdır. Elinizdeki kitap, Qasr-ı Şirin(1639), Türkmençay(1825) ve Lozan(1923) emperyalist antlaşmaları ile parçalanan, bölüşülen bir ülke ve ulusun vardığı sonuçların tarihi bilinç açısından önemine işaret etmektedir. Kritik edilmesi dileğiyle, İsmail Beşikci'ye saygı, okura dostlukla!..
Başlarına geçirilen kirli çorap ile Kürdler, en ince ayrıntılarına kadar derin bir toplumsal sarsıntı ile adeta sersemleştirilmiş, kendini kaybeder duruma sokulmuşlardır. Bu "parçalama, paylaşma inkâr ve yok etme politikası" uzun sürece yayılan bir jenosit uygulamasına dönüştürülmüştür. Kürdistan ve Kürd toplumunun içinde bulunduğu bu statüsüzlüğün sürmesinde, parçalanan bir ülke olmasının payı çok derin ve büyüktür. Zira dünyadaki anti-Kürd nizamın oluşmasında da, parçalanmışlık derin ve önemli sebeplerdendir. Bu araştırma; Kürdistan in ve Kürd ulusunun bölünmesi, parçalanması ve paylaşılması konularıyla ilgilidir. Kürdlere ve Kürdistan'a uygulanan "böl-yönet ve yok er" politikalarının oluşturulması, hayata geçirilmesi ve uygulamanın sonuçlarıyla ilgili hipotezler ileri sürmek, bu hipotezlerle ilgili bazı açıklamalar yapmak, bu araştırmanın amacıdır. Kürdistan, elbette, kendi kendine, durup dururken parçalanmamıştır. Kürd ulusu kendi istek ve iradeleriyle bölünmemiştir. Kendi kendini bölmemiş, bu parçalar için ayrı ayrı devletlerin boyunduruğunu talep etmemiştir. Kürd ulusu ve Kürdistan ile ilgili politikaların saptanmasında, zamanın en güçlü emperyalist devletlerinin istek ve iradesi birinci planda rol oynamıştır. Bu kuşkusuzdur. Fakat Kemalist hareketin Kürdistan üzerindeki emellerini, bu emelleri gerçekleştirebilmek için emperyalist devletlerle yaptığı işbirliğini de hiç gözden uzak tutmamak gerekir. İttihat ve Terakki'nin ve O'nun devamı olan Kuvva-i Milliye'nin, Kemalistlerin, Kürdistan'a ilişkin isteklerini, arzularını hiçbir zaman dikkatlerden uzak tutmamak gerekir. I. Dünya Savaşı sırasında gelişen olaylar, Osmanlı Devleti'nin, Kürdistan üzerindeki hegemonyasının azalması sonucunu getirmiştir. I. Dünya Savaşı sonunda Osmanlı Devleti'nin yenilmesi, İttihat ve Terakki Hükümeti'nin düşmesi bu hegemonyanın azalması anlamına gelmektedir. İşte bu koşullarda 1917 Ekim Devrimi'nin, İttihatçıların devamı olarak ortaya çıkan Kemalist harekete önemli bir manevra alanını açtığını, imkânlarının nişlediğini görmekteyiz. Emperyalist devletler, I. Dünya Savaşı içinde Osmanlı İmparatorluğunu parçalayan çeşitli gizli antlaşmalar yapmışlardır. Bu antlaşmalarda Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde yer alan Kürdistan'ın ülke bütünlüğünün parçalanmasına özel bir gayret göstermişlerdir. Bu politikaların oluşturulması ve uygulanması, özellikle, 1915-1923 yılları arasında gerçekleştirilmiştir. 1923-1925 yılları arasında da emperyalist bölüşümün ortaya çıkardığı bazı pürüzler giderilmiştir. İsmail Beşikci'nin, 50 yılı aşkındır, Kürdistan'ın parçalanması, paylaşılması ve yok sayılmasının sosyolojik sonuçlan üzerinde durmasının önemi bugün daha iyi anlaşılırdır. Elinizdeki kitap, Qasr-ı Şirin(1639), Türkmençay(1825) ve Lozan(1923) emperyalist antlaşmaları ile parçalanan, bölüşülen bir ülke ve ulusun vardığı sonuçların tarihi bilinç açısından önemine işaret etmektedir. Kritik edilmesi dileğiyle, İsmail Beşikci'ye saygı, okura dostlukla!..
Axess Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 30,56    30,56   
2 15,89    31,78   
3 10,80    32,39   
6 5,50    33,00   
9 3,74    33,62   
Bonus Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 30,56    30,56   
2 15,89    31,78   
3 10,80    32,39   
6 5,50    33,00   
9 3,74    33,62   
Paraf Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 30,56    30,56   
2 15,89    31,78   
3 10,80    32,39   
6 5,50    33,00   
9 3,74    33,62   
Maximum Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 30,56    30,56   
2 15,89    31,78   
3 10,80    32,39   
6 5,50    33,00   
9 3,74    33,62   
World Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 30,56    30,56   
2 15,89    31,78   
3 10,80    32,39   
6 5,50    33,00   
9 3,74    33,62   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat