İzmirde Üç Çocuktuk Hacer - Haluk - Meltem

Bugün ülkemiz sanatinda etkiliüç büyük sanatçi, dün ayni parkta oynayan üç merakli çocuktu!Ani kitaplari ve Persembeleri Çok Severim adli çocuk kitabiyla sevilen Hacer Kilcioglu son kitabinda, günümüzün üç büyük sanatçisinin Izmir'in Köprü semtinde geçen benzersiz çocukluk yillarini öykülestirdi. Merakla beslenen, yetenekle göze batan üç bambaska çocuk, Sezen, Haluk ve Meltem, dönemin güzel kiyi semti Köprü'de gelecekteki verimlerinin isiltisini tasiyarak, sevgiyle büyüdüler. Sarkilarla devlesen bir ozan, oyunlarla biçimlenen bir tiyatrocu ve danslarla kanatlanan bir sinema oyuncusunun çocukluk öyküleri, eski Izmir'in nese dolu güzel günlerini, büyük aileleri, güçlü komsuluklari ve arkadasliklari dillendiriyor; sarkilar, oyunlar, kahkaha ve gözyasi tütüyor. Her yastan okurun ilgisini çekecek bu ilginç yasamlar, Kilcioglu'nun kalemiyle siirsel birer tutku öyküsüne dönüstü.Pek çok çocugun yasaminda izler birakmis yemyesil Behçet Uz Parki'nda bisiklete biner kumandan ruhlu Sezen. Sarki söyler gibi konusan bu neseli çocuk, koca yüregi, becerikliligi ve büyük müzik tutkusuyla ailesinin oldugu kadar, mahallenin de gözbebegidir. Sonunda, dev sesli bir ozan, Sezen Aksu olur...Ayni parkta oynayan Haluk, her seyi ögrenmek isteyen çok merakli ve çok sakaci bir çocuktur. Kimyager olmak ister, ama agabeyini çileden çikarmak, babaannesini kizdirmak, arkadaslarini isletmek için ne roller yapar, ne oyunlar oynar. Sonunda, ustalarin ustasi bir tiyatro oyuncusu, Haluk Bilginer olur...Dünyaya zorlu bir merhaba diyen ve tehlikeye bana misin demeyen Meltem, afacanliklariyla ablalarinin da, mahallelinin de tatli belasi, ilgi odagidir. Parkin yakininda, bir tiyatro sahnesine benzeyen evlerinde, sürekli ortadan kaybolur, yürekleri hoplatir. Sonunda, gönül çelen bir sinema oyuncusu, Meltem Cumbul olur...