İmamlar ve Sultanlar

Stok Kodu:
9789755500041
Boyut:
13,5x1,6
Baskı:
27
Basım Tarihi:
2014-01
Kapak Türü:
İsra Tanıtım
Kağıt Türü:
2.Hamur
Kategori:
23,15
9789755500041
366265
İmamlar ve Sultanlar
İmamlar ve Sultanlar
23.15
insanlar "kuru et yiyen bir kadının oğlu" ulan bir Peygamber yerine, elmas taçlı, sırına katranlı bir "Peygamber" tasavvur ediyorlardı. Yatnı: tasavvur etmekle kalmıyorlar, ömrü boyunca bunlardan nefret eden ve uzak duran Nebi'den geriye kalan hatırayı bu tasavvura uygun aksesuarlarla süslüvorlardı. Yani insanlar "bir kul gibi veyip bir kul gibi yaşayan" bir peygambere inanmak yerine, tasavvurlarında kayser ve kisra'va benzettikleri bir peygambere inanmayı yeğliyorlardı. Özetle insanlar "bir kul gibi yaşamak"tan daha çok "kayser ve kisra gibi yaşamaya" taliptiler. Kendi hayatlarını Peygambere uydurmak istemeyenler, Peygamber1 i ve onun.tebliğ ettiği dini kendi tasavvurlarındaki hayata uyduruyorlardı. Bu "uydumıa" işlemi "Hilafet, İslam Devleti" gibi kavramları da kapsamına alıyordu. Bu nedenle siyaset sahnesine fırlayan müslümanlar kendilerine peygamberin "kul" siyasetini değil, insanlara "kullarım" demeye alışmış sulta sahiplerinin "piramitçi" siyasetini örnek alıyorlar, kafalarındaki "devlet" düşüncesini ona göre şekillendiriyorlardı.Bu hiç de içaçıcı olmayan durum, sözkonusu alanda kesit bir entellektüel boşluk yaşandığı sonucuna götürdü beni. Bu boşluk "İslam siyaset teorileri" alanında değil, daha çok bütün teorilere temel teşkil eden "tarihi ilk örnekler" alanında yaşanıyordu. Bu eser sözkonusu boşluğu yalnız başına doldurma iddasırun değil, nebevi" ve sultam siyaset arasındaki temel farklılıkları hicri ilk yüzelli yıllık örneklerinden yola çıkarak ortaya koyma çabasının bir ürünüdür.Bugün "saltanat" siyasi yaşantımızdan çok düşünce ve duygularımıza hakim. Allah Rasulü'nün cahiliye ile birlikte mahkum ettiği ve "bizden değildir" buyurduğu "asabiyet" saltanatçı duygu ve düşüncelerimizi besleyen en büyük kaynak..!
insanlar "kuru et yiyen bir kadının oğlu" ulan bir Peygamber yerine, elmas taçlı, sırına katranlı bir "Peygamber" tasavvur ediyorlardı. Yatnı: tasavvur etmekle kalmıyorlar, ömrü boyunca bunlardan nefret eden ve uzak duran Nebi'den geriye kalan hatırayı bu tasavvura uygun aksesuarlarla süslüvorlardı. Yani insanlar "bir kul gibi veyip bir kul gibi yaşayan" bir peygambere inanmak yerine, tasavvurlarında kayser ve kisra'va benzettikleri bir peygambere inanmayı yeğliyorlardı. Özetle insanlar "bir kul gibi yaşamak"tan daha çok "kayser ve kisra gibi yaşamaya" taliptiler. Kendi hayatlarını Peygambere uydurmak istemeyenler, Peygamber1 i ve onun.tebliğ ettiği dini kendi tasavvurlarındaki hayata uyduruyorlardı. Bu "uydumıa" işlemi "Hilafet, İslam Devleti" gibi kavramları da kapsamına alıyordu. Bu nedenle siyaset sahnesine fırlayan müslümanlar kendilerine peygamberin "kul" siyasetini değil, insanlara "kullarım" demeye alışmış sulta sahiplerinin "piramitçi" siyasetini örnek alıyorlar, kafalarındaki "devlet" düşüncesini ona göre şekillendiriyorlardı.Bu hiç de içaçıcı olmayan durum, sözkonusu alanda kesit bir entellektüel boşluk yaşandığı sonucuna götürdü beni. Bu boşluk "İslam siyaset teorileri" alanında değil, daha çok bütün teorilere temel teşkil eden "tarihi ilk örnekler" alanında yaşanıyordu. Bu eser sözkonusu boşluğu yalnız başına doldurma iddasırun değil, nebevi" ve sultam siyaset arasındaki temel farklılıkları hicri ilk yüzelli yıllık örneklerinden yola çıkarak ortaya koyma çabasının bir ürünüdür.Bugün "saltanat" siyasi yaşantımızdan çok düşünce ve duygularımıza hakim. Allah Rasulü'nün cahiliye ile birlikte mahkum ettiği ve "bizden değildir" buyurduğu "asabiyet" saltanatçı duygu ve düşüncelerimizi besleyen en büyük kaynak..!
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat